OTİZİM

Yaygın Gelişim Bozukluğu Otizm

Otizm veya yaygın gelişimsel bozukluk, gelişimin pek çok alanının ciddi bir şekilde bozulduğu ve dolayısıyla da çocuğun özellikle karşılıklı etkileşim, ilişki kurma becerilerinin ve iletişim becerilerinin oldukça olumsuz etkilendiği bir bozukluktur. Kısaca ilişki problemi de denebilir.

Bunları daha detaylı açıklamak gerekirse;

  • Göz teması kurmazlar, sizi delip geçen bakışları vardır. Yüzlerinde genel bir ifadesizlik ve donukluk hali vardır, ne hissettiklerini anlamakta güçlük çekersiniz.
  • Sosyal ortamlarda kendilerini gruptan izole etmeyi tercih ederler, bir köşede durup anlamsız sesler çıkarabilirler veya kendilerince bir oyun oynarlar. Seslendiğinizde duymamış gibi davranırlar, ilgilenmezler.
  • Yaşının gelişimine uygun arkadaşlık ilişkisi kurmakta güçlük çekerler.
  • Mutsuz – stresli olduklarında, bir yerleri acıdığında, kendilerini avutmaları ve ilgi göstermeleri için diğer insanlara başvurmazlar ve insanlardan bir istekte bulunmazlar.
  • Diğer insanların duygu durumlarını anlamakta güçlük çekerler. Örneğin; annesi ağlayan bir otistik veya YGB problemi olan çocuk bu durumun farkına dahi varmayabilir veya farkına varır ama uygun tepkinin ne olacağını bilemez, örneğin annesi ağlarken o gülebilir.
  • Davranış, duygu ve iletişim biçimlerini sosyal ortama uydurma güçlükleri vardır. Bu nedenler ile kuralları anlama ve uyma ile ilgili sıkıntılar yaşarlar.
  • İnsanların ilgisini çekmek için uğraşmazlar. Genelde çocuklar konuşmaya başladıktan sonra etrafındakilerin ilgisini çekmek için sürekli uğraşırlar. “Bak kuş, bak elma…”şeklinde kendileri ile ilgilenilmesini isterler.
  • Bir şey istediklerinde genelde parmak ile göstermezler, bu isteklerini ifade edici sesler çıkarmazlar, bunun yerine en yakınlarındaki yetişkini, sıklıkla da anneyi kendilerinin bir uzantıları olarak kullanırlar ve onunla göz teması kurmaksızın elini alıp istediği şeye doğru işaret ederler.
  • Tensel temastan genelde hoşlanmazlar, insanlarla aralarında hep bir mesafe vardır.
  • Anne ve babaya, özellikle de anneye bağlılık davranışları çok değişken olabilir. Normal gelişim gösteren çocuklar genelde 18 ile 24 ay arasındaki süreç içerisinde anneleri tarafından özellikle bir yabancı ile bir odada yalnız bırakılmaktan hoşlanmazlar ve annelerini yanlarında isterler. Otizm veya YGB tanısı konmuş çocuklar genelde yalnız bırakıldıklarında pek umursamazlar. Tabii, bu durum genelde durumu daha ağır olan çocuklarda görülür. Daha hafif iletişim ve ilişki problemi olan çocuklar ise daha normale yakın bağlılık davranışları gösterirler.
  1. İletişim becerilerinde ciddi bir bozukluk vardır;
  • Konuşmanın hiç olmaması veya konuşmada gecikme çok önemli bir belirtidir.
  • Konuşmanın var olduğu durumlarda da karşılıklı konuşmayı başlatma ve devam ettirmede belirgin güçlükler yaşarlar.
  • Otistiklerde konuşmanın belli bir melodisi yoktur, donuk ve monoton bir ses tonu vardır.
  • Ekolali dediğimiz tekrarlı konuşma vardır. Ekolali, anında ve gecikmiş olarak ikiye ayrılır. Anında ekolalide çocuğa “Adın ne?” diye sorduğunuzda çocuğun size “Adın ne?” diyerek sizi hemen tekrar etmesi diyebiliriz. Gecikmiş ekolali ise çocuğun televizyondan veya diğer insanlardan duyduğu bir kelimeyi veya cümleyi aradan bir süre geçmiş olmasına rağmen kendi kendine tekrar etmesidir.
  • Cümle yapıları kurallı değildir. Genelde fiiller ve zamirler, yerli yerinde ve doğru kullanılmaz. Genelde ben, sen zamirleri karışır. Örneği, “iyiyim” yerine “iyisin” şeklinde cevap verdikleri sık görülür. Fiiller de gereklilik kipi ile kullanılır. “Şeker istiyorum” yerine “şeker istemek” çok sık karşılaştığımız cümle yapılarıdır.
  • Taklit genelde yoktur veya çok azdır. Bu taklitlerin içine eylem taklitleri örneğin; oyuncak bebeği uyutma veya top atma ve sözel taklitler örneğin hayvan taklitleri dahil olmaktadır. Taklidin olmaması tabii fonksiyonel bir şekilde oyun oynamayı öğrenmesini ve sembolik oyun oynamayı öğrenmesini engellemektedir.
  1. Davranışları, ilgileri ve aktiviteleri oldukça kısıtlı, tekrarlı ve stereotipiktir;
  • Stereotipik, tekrarlı hareketleri vardır. Örneğin; el çırpma, el – kol sallama, ellerine bakma, etrafında dönme veya tüm vücudunu hareket ettirdiği çeşitli hareketler.
  • Takıntılı olarak yaptıkları davranışlar vardır. Örneğin; açık kapıları kapatma, nesneleri ısrarla dizmek isteme veya yamuk duran nesneleri düzeltme.
  • Oyuncaklar her çocuk gibi onların da ilgilerini çeker fakat, oyuncaklarla fonksiyonlarına uygun bir şekilde oynamazlar, ısrarla objelerin fonksiyonel olmayan parçaları ile meşgul olmayı isterler. Örneğin; siz çocuğa serim eşletmek için kart verirsiniz ama o kartın önü ile değil ısrarla arkası ile ilgilenir; koklar, dokunur veya araba sürdürmek istersiniz fakat o ısrarlı bir şekilde arabanın tekerleklerini döndürmeyi sürdürür ve çıkardığı sesi dinler. Ya da, bir ortamda hiç kimsenin dikkatini dahi çekmeyen küçük detaylara çok yoğun bir şekilde konsantre olabilir.
  • Anlam veremediğimiz garip nesnelere sepsifik bir bağlılıkları olabilir. O nesneyi her an elinde tutmak isteyebilir, zamanla bu nesnenin yerini başka nesneler alabilir ama elini hep dolu tutma gibi bir uğraşı vardır.
  • Belirgin korkuları olabilir, örneğin; elektirik süpürgesinin sesi onları çok rahatsız edebilir veya genel olarak bir huzursuzluk bir süre devam eder. Buna benzer olarak, yumuşak, kaygan objelere dokunamama, iğrenme, çok rahatsız olma görülebilir.
  • Yeni rutinlere, yeni bir mekana, veya yeni faaliyetlere geçiş yapmakta çok zorlanırlar. İlgilerinin çok kısıtlı olması, takıntılı davranışlarının olması bu geçişlerdeki zorlanmalarına katkıda bulunmaktadır.

OTİZMLİ ÇOCUĞA NASIL DAVRANMALI?

1)   Hayatını kolaylaştırmak için çizelge hazırlayın.

Otistik çocuklar özel yaratılmıştır. Hayatı anlamakta biraz zorlanabilirler. Bu nedenle onun hayatını düzenlemek, kaos yaşamasını önlemek için bir çizelge oluşturun ve buna uymasını sağlayın.

Mesela; Uyanma saati Banyo yapma Ellerini Yıkama Yüzünü yıkama Sandalyeye oturma Kahvaltı etme Eğitici programlar izleme vb bir program hazırlayın.

2)   Evdeki eşyaların yerini sık değiştirmeyin.

Bu çocuklar evde değişiklik yapılmasından pek hoşlanmazlar. Alıştığı sistemi daim odalarında görmek isterler. Odada değişik görüntüler kaygı sorunları yaşamalarına neden olabilir. Otistik bir evladınız varsa mümkün mertebe odanın eşyalarında değişiklik yapmayın.

3)   Alışkanlıkların biyolojik mi psikolojik mi olduğunu araştırın.

Otizmli çocuklarda sık görülen bir davranışta stimlerdir. Stimler, bazı duyuları uyarmak için tekrarlayıcı olarak yapılan davranışlardır. Çok görülen stim davranışları; dönen çamaşır makinesine bakmak, el çırpmak, vücudu sallamak ya da dönmek, oyuncakları yada eşyaları arka arkaya dizmek ya da çevirmek, ekolali, inatçılık ve belli cümle kalıplarını tekrarlamaktır. Çocuğun vücut kimsayasındaki düzensizlikler nedeni ile oluşur ve önlem alınmazsa devam eder. Bir doktora başvurup bu stimlerin biyolik mi yoksa psikolojik kaynaklı mı olduğunu tespit edin.

4)   Sık sık onunla konuşun ve cevap vermesini sağlayın.

Çocuğunuzla sık sık konuşun ve cevap vermesi için onu zorlamayın. Onu sıkmadan günlük olaylar, hayat, yapması gerekenler hakkında tatlı tatlı konuşun. Anlattıklarınızın bir kısmını anlamayabilir, bu konu canınızı sıkmayın, otistik çocuklarda doğal bir durumdur.

5)   Doğal ışık kaynakları ile aydınlatın.

Otistik çocuklar floresan ışıkları genelde rahatsız edici bulurlar. Çocuğunuzla zaman geçirdiğiniz alanın doğal yönden aydınlık olmasına dikkat edin.

6)   Sakin mekanları tercih edin.

Otizmli çocuklar sese karşı çok duyarlıdırlar, gürültü onları aşırı rahatsız eder ve yorar. Yaşadığınız ortamda bunu göz önünde bulundurmalı, sakin mekanları tercih etmelisiniz.

7)   Güvenlik önlemlerini alın.

Otistik çocuklar çevrelerini öğrenme konusunda meraklıdırlar. Bu durumda evdeki güvenlik önlemlerini almak hususunda size büyük görev düşüyor. Çocuğunuzu düzenli olarak sağlık kontrolünden geçirin. Otizmli çocuklar kendilerini ifade etmekte zorlanabilirler, bu durumda hastalıkları tespit etmeyi güçleştirir, yapmanız gereken çocuğunuzu ara ara doktora götürüp check up yaptırmaktır.

8)   Sevgi en iyi ilaçtır…

Çocuğunuzu sevin, sevginizi davranışlarınızla sözlerinle gösterin ve onu olduğu gibi kabul edin. Evet otizmli çocuklu yaşamak çok zordur, fakat onu yaradanın size bir hediyesi, emaneti görüp en iyi şekilde yetiştirmek, yaşadığınız çetin imtihanı başarıyla geçmek olur. Şunu asla unutmayın! sevgi en iyi ilaçlardandır…

 

OTİZMLİ ÇOCUKLARDA TUVALET BECERİLERİNİN KAZANIMI

Otistik çocukların eğitiminde tuvalet becerilerinin öğretiminde iki sorunla karşılaşılmaktadır. Bunlar;

a) Otistik çocuk tuvaletten korkabilmektedir.
b) Otistik çocuk tuvalette ne yapması gerektiğini tam olarak bilmeyebilir.

Çok ağır derecede işitme sorunu olan otistik çocuklar (yani sesleri çok fazla ve aşırı duyarlı olarak duyan otistik çocuklar) tuvalet sifonunun sesinden çok korkabilirler. Tuvaletteki sifonun sesi bu tür otistik çocukların kulaklarını rahatsız edebilir. Bu tür sorun yaşayan çocuklar için tuvalet becerisinin öğretimi tuvaletten uzakta bir lazımlık ile yapılabilir. Sensory (duyusal) problemlerin çeşitliliğine göre bazı otistik çocuklarda tuvalet sifonunun sesini çok sevebilirler ve defalarca tuvalet sifonunu çekebilirler. Fakat bu çocuklar hala tuvalet becerisini kazanmamış olabilirler. Bazı otistik çocukların düşünce sistemi o kadar somut ve katı olabilir ki ancak bir yetişkinin tuvaletin nasıl yapılacağını model olarak göstererek yapmasıyla öğrenebilirler. Ağır sensory (duyusal:beş duyu) problemi olan otistik çocuklar bazen tuvaletlerinin geldiğini bilmeyebilirler. Bu özellikteki çocuklar eğer sakin bir ortamda veya kendilerini sakin hissederlerse çiş veya kakasının geldiğini hissedebilir ama stres altında iseler ve sensory yani aşırı yüklenme altında iseler bu çocuklar küçük veya büyük tuvaletlerini altlarına kaçırabilirler.

Anne yada baba otistik çocuğun tuvalet ihtiyacını fark etti ise ve tuvalete gitme işlemini otistik çocuk başlatamıyor ise bu durumda anne-baba otistik çocuğu yönlendirebilecek bir ipucuna başvurabilir. Anne yada baba bu durumda konu ile ilgili bir oyuncak, bir çıkartma veya bir resim verebilir. Anne yada baba repertuvarına işaret dili ekleyip bir ‘T’ harfini yavaşça sallayarak çocuğun tuvalete gitmesi gerektiğini anlatabilir.

Otistik çocuk tuvalet becerisinin öğretimi sırasında tuvalet sifonunu çekmek istemeyebilir. Onun için sifonun çekilmesi gizemli bir olaydır. Su nereye gider acaba , tekrar nasıl dolar neden o kadar çok ses çıkarır gibi. Anne-baba bu konu ile ilgili bir şablon oluşturarak bu konuda çocuğun yaşayabileceği korkuyu azaltabilir. Anne-baba görsel şema ile sifon çekmenin ne zaman uygun olacağını çocuğa şema üzerinde gösterebilir. Çocuğa sözel ipucu kullanarak ‘hazır’ , ‘şimdi sifonu çekiyoruz’ sonra da ‘şimdi ellerimizi yıkama zamanı’ gibi. Sifonun çekilmesi sırasında çocuğun gerekli olan uzaklıkta kalması sağlanmalıdır. Çocuğun yavaş yavaş sifona yaklaşması cesaretlendirilmelidir. Bazı otistik çocuklar ise tuvalet kağıdını kullanmayı red edebilir. Bazı otistik çocuklar tuvalet kağıdının dokusuna ve onun yarattığı dokunma hissine oldukça duyarlıdırlar. Birçok otistik çocuk tuvalet kağıdı ile silinmeye karşı çıkmaktadır. Tuvalet kağıdı ile silinme becerisini öğreninceye kadar anne yada baba çocuğa bu konuda yardımcı olmalıdır. Bazı otistik çocuklar ise ıslak mendil kullanımına alışkın olabilirler. O zaman ise aile çocuğun bu beceriyi kazanmasında suda eriyebilen ıslak mendil temin edebilirler. Bazı çocuklar ise dışkıları ile oynayabilirler. Bazı çocuklar çok iğrenç olmasına rağmen dışkılarıyla oynamayı severler, onu duyusal bir oyun zannedebilirler. Bu tür sorun yaşayan çocuklara sensory (duyusal) seçenekler hazırlanmalıdır. Bu çocuklara kalın ve sıkı bir biçimde bağlanmış kemerler takılabilir. Kemerine oyuncaklar takılarak dikkati buraya çekilebilir.

Tuvalet becerisinin öğretiminde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta olumlu bir tutum izlenmesidir. Gösterilen en ufak bir memnuniyetsizlik, olumsuz bir bakış bile çocuk tarafından hissedilebilir ve bu onu olumsuz etkileyebilir. Çocuğunuza tuvaleti kullanma becerisini de diğer bir beceriyi öğretiyormuş gibi öğretmemiz gerekir. Öncelikle ne kadar sıklıkta tuvalet ihtiyacının geldiğini anlamak için bir çizelge hazırlanmalıdır. Ortaya çıkan sonuca göre bu sıklıkta (örneğin bir veya iki saatte bir) çocuk düzenli olarak tuvalete götürülmeli ve bu işlemi yaparken kısa sözcükler kullanmaya özen gösterilmelidir (örneğin; “çiş”, “ıslak”, “kuru” gibi).Çocuk tuvaleti başarıyla kullandığı her seferde çok mutlu fakat sakin bir tavır sergilenmelidir. Bu eğitimde çiş kazaları olduğunda ceza ve olumsuz tavır yerine, çocuk başarılı olduğunda gösterilen mutlu ve olumlu davranışlar çok daha fazla etkilidir. Kazalardan sonra ki soyunma ve giyinme işlemlerinin yalnızca tuvalette gerçekleştirilmesi gereklidir. Bu çocuğunuza tuvaletle ilgili işlemleri tuvaletle bağdaştırmayı öğretecektir.

Otistik çocuk tuvalete oturtulmayı reddediyorsa bunun bir kaç nedeni olabilmektedir. Öncelikle çişini bezine yapma alışkanlığından vazgeçmek istemiyor olabilir. Fakat bir süre sonra bezin tamamen ortadan kalktığını anladığında bu alışkanlığını da yavaş yavaş terk etmek durumunda olduğu fikri yerleşecektir. Tuvaletiniz çocuğunuz için büyük ise içine düşme korkusuyla kendini güvende hissetmiyor olabilir. Klozet kapağına yerleştirilebilen adaptör ve ayaklarını basabilmesi için tuvaletin önüne koyacağınız büyükçe bir kutu ile kendini daha güvende hissetmesini sağlayacaktır. Ayrıca klozet kapağı soğuk olabileceği için üzerini kaplayacağınız bir bez de bu sorunu ortadan kaldıracaktır. Eğer çocuğunuz tuvaletini yapmıyorsa, onu tuvaletin üzerinde 5 dakikadan fazla oturtmayın. Nazikçe ve sakin bir tavır içerisinde olmaya özen gösterin. Çocuk tuvalette bulunduğu sürece yanında beklenmelidir. Eğer tuvaleti uygun bir şekilde kullanırsa, hemen vermek üzere yanınızda bir ödül bulundurmalıdır. (şeker veya cips gibi) Eğer 5 dakika sonunda bir sonuç alınamazsa nazikçe kaldırılmalı, fakat aferinle veya yiyecekle ödüllendirilmemelidir.

Çocuk sabah kalktığında ilk iş olarak tuvalete götürülmelidir. Ayrıca yemeklerden önce ve sonra, dışarı çıkmadan önce ve yatmadan önce de tuvalete götürmek uygundur. Tuvalete götürdüğünüz zamanların ve kazaların mutlaka bir kaydını tutulmalı ki gelişmeyi daha net bir şekilde izlenebilmelidir. Çocuk tuvaleti her uygun kullandığında çizelgeye gülümseyen bir yüz çizilebilir ve bunu çocuğa gösterilmeli ki bu olaydan memnuniyet duyulduğu daha somut bir şekilde görebililir. Tuvaletten kalktıktan sonra çocuğa giysilerini kendisinin çekmesi için fırsat tanınmalıdır. Başlangıçta yardım ederek, daha sonra yardımınızı azaltarak bu işlemi gerçekleştirmesi sağlanmalıdır.

Normal bir çocuğun çevresindeki kişileri gözlemleyerek ve taklit ederek öğrendiği pek çok beceri, by by yapma, el yıkama vb otistik çocuk için özel olarak öğretilmesi gereken becerilerdir. Otistik birey çevresindeki kişilerden çok nesnelere ilgi duyar, bu nedenle insanların davranışlarına dikkat etmez. Bu davranışlar onun için anlamlı olmadığından onları taklit etmez. Bu nedenle diğer çocukların kendiliğinden, çevresindeki kişileri gözlemleyerek, taklit ederek öğrendiği pek çok beceriyi, otistik çocukların eğitimle öğrenmeleri gerekir.

İletişim Bilgileri

Yetkili Kişi
Ertan POLAT
Adres
Kurtuluş Mahallesi Erguvan Sokak No:11 Gürsu/BURSA
Telefon 0224 376 06 20 Mobil 0543 939 62 66 & 0532 396 97 99 E-mail gbeyazokyanus@gmail.com

Ulaşım Haritası

Etkinliklerimiz



Takvim

Ekim 2024
P S Ç P C C P
 123456
78910111213
14151617181920
21222324252627
28293031  

İletişim Bilgileri

Yetkili Kişi
Ertan POLAT
Adres
Kurtuluş Mahallesi Erguvan Sokak No:11 Gürsu/BURSA
Telefon 0224 376 06 20 Mobil 0543 939 62 66 & 0532 396 97 99 E-mail gbeyazokyanus@gmail.com